Eğitim-İş, 2024-2025 eğitim öğretim yılının sona ermesiyle birlikte kapsamlı bir değerlendirme raporu yayımladı. Gazi Müzesi önünde "Tekinsiz Eğitim, Tekinsiz Gelecek" sloganıyla gerçekleşen açıklamaya CHP Genel Başkan Yardımcıları Şükrü Karatepe ve Yankı Bağcıoğlu, CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, CHP İl Başkanı Mehmet Özdağ, Eğitim-İş, çeşitli sendika ve CHP’li üyeler katıldı.Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı Onur Gündüz, Türkiye’de eğitimin geldiği noktayı “tekinsiz” olarak tanımlayarak, eğitimdeki çöküşü sistematik adaletsizlik, dinselleşme ve yoksullukla ilişkilendirdi.
1,5 MİLYON ÇOCUK EĞİTİM DIŞINDAOnur Gündüz, eğitimde yaşanan sorunları tek tek sıralayarak şu ifadeleri kullandı: "Depreme dayanıksız okullar, temizlenemeyen tuvaletler, yetersiz ısınma, güvenliksiz alanlar. Bilimden uzaklaşan, eşitsizlikleri derinleştiren, çocukları cemaatlere, sermayeye iten bir sistem inşa ediliyor."Örgün eğitim dışında kalan çocuk sayısının 1,5 milyonu aştığını belirten Onur Gündüz, taşımalı eğitim, ekonomik yoksulluk ve sosyal engeller nedeniyle çocukların okullardan koptuğunu ifade etti.BİR ÖĞÜN YEMEK BİLE ÇOK GÖRÜLDÜEğitim-İş Başkanı Onur Gündüz, OECD’nin verilerine dayanarak her 4 çocuktan 1’inin okula aç gittiğini belirtti ve şu eleştiride bulundu: "Bir öğün yemek dahi çok görülürken, yerel yönetimlerin yemek dağıtımı da engellendi. Bu vicdansızlığın adı eğitim politikası olamaz."
Gündüz, özel okul sayısındaki artışı örnek göstererek, "2012’de 4 bin 664 olan özel okul sayısı bugün 14 bin 352’ye çıktı. Parası olan 9 kişilik sınıfta, olmayan 45 kişilik sınıfta eğitim alıyor" diye kaydetti.MESEM’in çocuk emeğinin sistematik sömürüsüne dönüştüğünü, tarikat ve cemaatlerin okullara protokollerle sokulduğunu öne süren Onur Gündüz, yeni müfredatla birlikte Atatürk’ün adının silindiğini savundu.OKULLARDA SABUN YOKMilli Eğitim Bakanlığı bütçesinin yetersizliğine dikkat çeken Onur Gündüz, Maarif Vakfı’na aktarılan bütçenin 600 kat arttığını, buna karşın okullarda sabun, ısınma ve temizlik gibi temel ihtiyaçların dahi karşılanamadığını söyledi.
ÖĞRETMEN MAAŞLARI ERİDİÖğretmenlerin maaşlarının yoksulluk sınırının altına düştüğünü belirten Onur Gündüz, şöyle konuştu; "Laik, bilimsel, kamusal eğitim için mücadele etmeye devam edeceğiz. Çünkü bu ülkenin çocukları korkuyla değil, umutla büyümeyi hak ediyor. Hurafeyle değil bilimle, yoksullukla değil refahla yetişmeyi hak ediyor."
1,5 MİLYON ÇOCUK EĞİTİM DIŞINDAOnur Gündüz, eğitimde yaşanan sorunları tek tek sıralayarak şu ifadeleri kullandı: "Depreme dayanıksız okullar, temizlenemeyen tuvaletler, yetersiz ısınma, güvenliksiz alanlar. Bilimden uzaklaşan, eşitsizlikleri derinleştiren, çocukları cemaatlere, sermayeye iten bir sistem inşa ediliyor."Örgün eğitim dışında kalan çocuk sayısının 1,5 milyonu aştığını belirten Onur Gündüz, taşımalı eğitim, ekonomik yoksulluk ve sosyal engeller nedeniyle çocukların okullardan koptuğunu ifade etti.BİR ÖĞÜN YEMEK BİLE ÇOK GÖRÜLDÜEğitim-İş Başkanı Onur Gündüz, OECD’nin verilerine dayanarak her 4 çocuktan 1’inin okula aç gittiğini belirtti ve şu eleştiride bulundu: "Bir öğün yemek dahi çok görülürken, yerel yönetimlerin yemek dağıtımı da engellendi. Bu vicdansızlığın adı eğitim politikası olamaz."Gündüz, özel okul sayısındaki artışı örnek göstererek, "2012’de 4 bin 664 olan özel okul sayısı bugün 14 bin 352’ye çıktı. Parası olan 9 kişilik sınıfta, olmayan 45 kişilik sınıfta eğitim alıyor" diye kaydetti.MESEM’in çocuk emeğinin sistematik sömürüsüne dönüştüğünü, tarikat ve cemaatlerin okullara protokollerle sokulduğunu öne süren Onur Gündüz, yeni müfredatla birlikte Atatürk’ün adının silindiğini savundu.OKULLARDA SABUN YOKMilli Eğitim Bakanlığı bütçesinin yetersizliğine dikkat çeken Onur Gündüz, Maarif Vakfı’na aktarılan bütçenin 600 kat arttığını, buna karşın okullarda sabun, ısınma ve temizlik gibi temel ihtiyaçların dahi karşılanamadığını söyledi.ÖĞRETMEN MAAŞLARI ERİDİÖğretmenlerin maaşlarının yoksulluk sınırının altına düştüğünü belirten Onur Gündüz, şöyle konuştu; "Laik, bilimsel, kamusal eğitim için mücadele etmeye devam edeceğiz. Çünkü bu ülkenin çocukları korkuyla değil, umutla büyümeyi hak ediyor. Hurafeyle değil bilimle, yoksullukla değil refahla yetişmeyi hak ediyor." 
