Eğitim İş Samsun Şubesi, öğretmene yönelik artan şiddet olaylarına dikkat çekmek ve öğretmenlik mesleğinin onuruna sahip çıkmak amacıyla genel merkezce hazırlanan bildiriyi şehrin dört bir yanındaki okullarda ikinci ders teneffüsünde okudu.Bildiride, "Öğretmene uzanan her el, ülkemizin geleceğine uzanır. Bu ülkenin geleceğini yetiştiren biz öğretmenler, yıllardır görmezden gelinen sorunların yükünü daha fazla taşımayacağız" denildi.
ÖĞRETMENE ŞİDDETİ PROTESTO ETTİLEREğitim-İş Samsun Şube Başkanı Onur Gündüz, öğretmenlere yönelik saldırıların artık tahammül sınırlarını aştığını belirterek, "Öğretmenin sınıfta hedef haline geldiği, şiddetin sıradanlaştırıldığı bu ortamın sorumlusu birkaç öğrenci değil, öğretmeni değersizleştiren politikaların sonucudur" dedi.Onur Gündüz, "Öğretmeni ekonomik olarak zorlayan, güvencesiz çalıştıran ve mesleki itibarını zayıflatan politikaların faturası; bugün sınıflarda şiddet, otorite krizi ve öğrenme bozukluğu olarak geri dönüyor" diye konuştu.
Okullarda pedagojik yeterliliği olmayan kişi ve yapıların protokoller aracılığıyla etkili hale getirildiğine dikkat çeken Eğitim İş Başkanı Gündüz, "Bu durum, sınıf düzenini ve öğretmen otoritesini sistematik biçimde erozyona uğratmaktadır" dedi.ÜCRETLİ ÖĞRETMENLİK DEĞERSİZLİĞİN GÖSTERGESİDİROnur Gündüz, yaklaşık bir milyon öğretmenin atama beklediğini belirterek, "Asgari ücretin bile altında sürdürülen ücretli öğretmenlik sistemi, kamusal eğitimin sorumlularının öğretmeni ne kadar değersiz gördüğünün açık bir ifadesidir" değerlendirmesinde bulundu.Öğretmene yönelik şiddete dikkat çeken Onur Gündüz, "Bu yalnızca bir öğretmene saldırı değil; yıllardır yok sayılan bir mesleğin, bir kurumun ve bir geleceğin çığlığıdır" sözleriyle tepki gösterdi.
Eğitim İş Başkanı Gündüz, "Yaşananlar açık bir uyarıdır. Bu uyarıyı dikkate almayanlar, çok daha ağır sonuçların sorumluluğunu taşımak zorunda kalacaktır" dedi. Öğretmeni güçlendiren, itibarını koruyan ve kamusal eğitimi yaşatan politikaların artık ertelenemez olduğunu vurguladı.EĞİTİM-İŞ’İN TALEPLERİ• Ataması yapılmayan öğretmen bırakılmamalıdır, bu gecikmiş bir haktır.
• Ücretli öğretmenlik adı verilen güvencesiz istihdam derhal sona ermelidir.
• Tüm öğretmenler kadrolu olmalı, maaşlar yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalıdır.
• Okulların altyapısı, güvenliği ve fiziki koşulları hızla iyileştirilmelidir.
• Eğitim sistemi gençlere işsizlik ve belirsizlik değil; güvenli bir gelecek sunmalıdır.
• Okullara eğitimle ilgisi olmayan yapıların müdahalesi tamamen bitirilmelidir.
ÖĞRETMENE ŞİDDETİ PROTESTO ETTİLEREğitim-İş Samsun Şube Başkanı Onur Gündüz, öğretmenlere yönelik saldırıların artık tahammül sınırlarını aştığını belirterek, "Öğretmenin sınıfta hedef haline geldiği, şiddetin sıradanlaştırıldığı bu ortamın sorumlusu birkaç öğrenci değil, öğretmeni değersizleştiren politikaların sonucudur" dedi.Onur Gündüz, "Öğretmeni ekonomik olarak zorlayan, güvencesiz çalıştıran ve mesleki itibarını zayıflatan politikaların faturası; bugün sınıflarda şiddet, otorite krizi ve öğrenme bozukluğu olarak geri dönüyor" diye konuştu.
Okullarda pedagojik yeterliliği olmayan kişi ve yapıların protokoller aracılığıyla etkili hale getirildiğine dikkat çeken Eğitim İş Başkanı Gündüz, "Bu durum, sınıf düzenini ve öğretmen otoritesini sistematik biçimde erozyona uğratmaktadır" dedi.ÜCRETLİ ÖĞRETMENLİK DEĞERSİZLİĞİN GÖSTERGESİDİROnur Gündüz, yaklaşık bir milyon öğretmenin atama beklediğini belirterek, "Asgari ücretin bile altında sürdürülen ücretli öğretmenlik sistemi, kamusal eğitimin sorumlularının öğretmeni ne kadar değersiz gördüğünün açık bir ifadesidir" değerlendirmesinde bulundu.Öğretmene yönelik şiddete dikkat çeken Onur Gündüz, "Bu yalnızca bir öğretmene saldırı değil; yıllardır yok sayılan bir mesleğin, bir kurumun ve bir geleceğin çığlığıdır" sözleriyle tepki gösterdi.
Eğitim İş Başkanı Gündüz, "Yaşananlar açık bir uyarıdır. Bu uyarıyı dikkate almayanlar, çok daha ağır sonuçların sorumluluğunu taşımak zorunda kalacaktır" dedi. Öğretmeni güçlendiren, itibarını koruyan ve kamusal eğitimi yaşatan politikaların artık ertelenemez olduğunu vurguladı.EĞİTİM-İŞ’İN TALEPLERİ• Ataması yapılmayan öğretmen bırakılmamalıdır, bu gecikmiş bir haktır.• Ücretli öğretmenlik adı verilen güvencesiz istihdam derhal sona ermelidir.
• Tüm öğretmenler kadrolu olmalı, maaşlar yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalıdır.
• Okulların altyapısı, güvenliği ve fiziki koşulları hızla iyileştirilmelidir.
• Eğitim sistemi gençlere işsizlik ve belirsizlik değil; güvenli bir gelecek sunmalıdır.
• Okullara eğitimle ilgisi olmayan yapıların müdahalesi tamamen bitirilmelidir.








