Samsun'un Ayvacık ilçesi Orhangazi Mahallesi'nde vatandaşların ortak kullanımında olan yeşil alana iddiaya göre gençlik merkezi projelendirildi. Bölgede ağaçların kesilmesi vatandaşları ayağa kaldırdı. Baraj gölün kenarında vatandaşların dinlendiği alanın mahvedilmesine tepki gösteren vatandaşlar eylem yaptı.
Mülkiyeti DSİ'ye ait 1919 metrekarenin 300 metrekaresindeki yer alan 8 ağacın kesilmesine ve vatandaşların dinlendiği, çocukların oyun oynadığı alanın mahvedilmesine isyan eden vatandaşlar, boş durumda olan Su Sporları Merkezi binasının gençlik merkezi olarak kullanılabileceğini gündeme taşıdı.
Ayvacık Ziraat Odası Başkanı Erdal Avcı, "Bu doğaya nasıl kıydınız? Yazıklar olsun "ifadelerini kullandı. Avcı, "Ağaçları, 1991 yılında kendi ellerimizle diktik. Şimdi biz yer seçimine karşıyız. Buranın mülkiyeti DSİ’ye ait. Niteliği tarla. Metrekaresi 1919. Hangi ihale kanuna göre neye göre bu çalışmayı kim yapıyor? Ben yaptım oldu bitti olmaz. Belediye başkanına sesleniyorum ;Eşinizi ve iki kızınızı akşam buraya getirin. 'Burada ağaçlar vardı, bunları kestim, beton bir bina yapacağım' diye sorun. Fikirlerini alın. Eğer o iki tane kız evladınız yaptığınız doğru diyorsa bizim de başımızın tacı. Ama burada bir hata var diyorsa hatadan dönmekte bir erdemliktir" ifadelerini kullandı.
VATANDAŞLAR İSYAN ETTİ
Tahir Gümüşsu, "İnsanlar Ayvacık'tan kaçıyor. Biz insanları çekmeye çalışırken, bunlar insanların sosyal alanlarını kısıtlıyor. Ama inanın yazıktır yani. Çocuklarımızın yaşam alanları kısıtlanmasın" dedi.İLÇE BETONLAŞIYOR
93 yaşındaki Kemal Bulur, "Buraya birilerinin 3-5 kuruş kazanması için bu milletin göl manzarasının önünü kapatmak, ne devlete yakışır ne de herhangi bir insana. Burası milletin oturacağı bahçedir. Devletimiz bahçe hazırlıyor oturmaya, biz de burada bahçeleri kapatıyoruz beton yığınıyla" dedi.
RANT VAR BU İŞTE
Aslan can ise, "Burada rant işi var. Ben Çiğdem hanımı aradım. Namazdan sonra beni aradılar. Böyle böyle anlattım ağlayacağım yani 'bizim ağaçlarımızı kesiyorlar' dedim. Biz hep beraber diktik bu ağaçları. Anlattım. Burada rant işi var. Yazık günah değil mi? Belediye başkanı burada bize söz verdi. 'Yapmıyorum' dedi. İki gün sonra yolda karşılaştık olacak mı? dedim. 'Olmayacak' dedi. Ondan sonra da gelip kestiler. Yazık değil mi ? Ben 3-4 gündür ağlıyorum sinirimden" ifadelerini kullandı.
'BEN DOĞRU SÖYLERİM'
Musa Öztürk, "Ben muhalefet değilim koyu Tayyip Erdoğan aşığıyım ve AK Partiliyim. Son damlama kadar yine aynıyım. Yalnız yapılan yanlışa da ben AK Partili olarak gönlüm razı değil. Burası sadece burada oturanların değil, 40 tane köyün pazartesi günleri gelip Ayvacık’ta oturduğu serinlediği bir alandır. Aynı zamanda da camimizin önünde bizim gibi yaşlıların dinlenme alanıdır. Ben başkanımızı aradım buraya geldi. Vazgeçtiler. İki gün sonra geldiler eştiler. Engellemeye çalıştık. Başkanımız da aradık cevap vermediler. Telefonumuza da bakmadılar. Sonra Büyükşehir Belediye Başkanımızı da aradık. Onlar dedikleri buna Çiğdem hamımın gücü yeter. Çiğdem vekilimizi de aradık 'sizinle başkanı görüştüreceğim' dedi. Ne başkan beni aradı ne kimse geri döndü. Parkımızın yıkılmasına ağaçlarımızın kesilmesine kesinlikle gönlümüz razı değil. Burası DSİ’nin göl alanıydı. Biz zamanında paramızla çakıl taş hafriyat döktürdük bu alanı meydana çıkardık. Ağaç diktik, suladık. Ama hiç acımadan kesildi. Sayın cumhurbaşkanımız bütün illere ilçelere Millet Bahçesi yapıyor, Ayvacık’ın Millet Bahçesi bu park, bu yeşil alan yıkılmaktadır. Bundan hiç kimse rant çıkarmak için uğraşmasın. Buna kimse müsade etmez. Ben başkanın kendisine de söyledim, benim evimi yık başkanım ama bu parkı yıkma bu ağaçları kesme" dedi.
BÖYLE OLMAMALIYDI
Nazife Çakır ise, "Burası çocuklarımızın oynadığı, bizim oturduğumuz, yaşlılarımızın dinlendiği köylülerimizin gelip soluklandığı yeşil bir alanımızdı. Güzel bir yeşillikti. Belediyenin yaptığı hizmete karşı değiliz. Ama bu yeşil alanın kıyımına karşıyız. Geldim tepkimi gösterdim. Belediye çalışanlarından üstüme yürüyenler oldu. Ama yine durmadım. Bunu haketmedik.Bu binanın yeri bu olmamalı" ifadelerini kullandı.
Mülkiyeti DSİ'ye ait 1919 metrekarenin 300 metrekaresindeki yer alan 8 ağacın kesilmesine ve vatandaşların dinlendiği, çocukların oyun oynadığı alanın mahvedilmesine isyan eden vatandaşlar, boş durumda olan Su Sporları Merkezi binasının gençlik merkezi olarak kullanılabileceğini gündeme taşıdı.Ayvacık Ziraat Odası Başkanı Erdal Avcı, "Bu doğaya nasıl kıydınız? Yazıklar olsun "ifadelerini kullandı. Avcı, "Ağaçları, 1991 yılında kendi ellerimizle diktik. Şimdi biz yer seçimine karşıyız. Buranın mülkiyeti DSİ’ye ait. Niteliği tarla. Metrekaresi 1919. Hangi ihale kanuna göre neye göre bu çalışmayı kim yapıyor? Ben yaptım oldu bitti olmaz. Belediye başkanına sesleniyorum ;Eşinizi ve iki kızınızı akşam buraya getirin. 'Burada ağaçlar vardı, bunları kestim, beton bir bina yapacağım' diye sorun. Fikirlerini alın. Eğer o iki tane kız evladınız yaptığınız doğru diyorsa bizim de başımızın tacı. Ama burada bir hata var diyorsa hatadan dönmekte bir erdemliktir" ifadelerini kullandı.VATANDAŞLAR İSYAN ETTİ
Tahir Gümüşsu, "İnsanlar Ayvacık'tan kaçıyor. Biz insanları çekmeye çalışırken, bunlar insanların sosyal alanlarını kısıtlıyor. Ama inanın yazıktır yani. Çocuklarımızın yaşam alanları kısıtlanmasın" dedi.İLÇE BETONLAŞIYOR
93 yaşındaki Kemal Bulur, "Buraya birilerinin 3-5 kuruş kazanması için bu milletin göl manzarasının önünü kapatmak, ne devlete yakışır ne de herhangi bir insana. Burası milletin oturacağı bahçedir. Devletimiz bahçe hazırlıyor oturmaya, biz de burada bahçeleri kapatıyoruz beton yığınıyla" dedi.
RANT VAR BU İŞTE Aslan can ise, "Burada rant işi var. Ben Çiğdem hanımı aradım. Namazdan sonra beni aradılar. Böyle böyle anlattım ağlayacağım yani 'bizim ağaçlarımızı kesiyorlar' dedim. Biz hep beraber diktik bu ağaçları. Anlattım. Burada rant işi var. Yazık günah değil mi? Belediye başkanı burada bize söz verdi. 'Yapmıyorum' dedi. İki gün sonra yolda karşılaştık olacak mı? dedim. 'Olmayacak' dedi. Ondan sonra da gelip kestiler. Yazık değil mi ? Ben 3-4 gündür ağlıyorum sinirimden" ifadelerini kullandı.
'BEN DOĞRU SÖYLERİM'Musa Öztürk, "Ben muhalefet değilim koyu Tayyip Erdoğan aşığıyım ve AK Partiliyim. Son damlama kadar yine aynıyım. Yalnız yapılan yanlışa da ben AK Partili olarak gönlüm razı değil. Burası sadece burada oturanların değil, 40 tane köyün pazartesi günleri gelip Ayvacık’ta oturduğu serinlediği bir alandır. Aynı zamanda da camimizin önünde bizim gibi yaşlıların dinlenme alanıdır. Ben başkanımızı aradım buraya geldi. Vazgeçtiler. İki gün sonra geldiler eştiler. Engellemeye çalıştık. Başkanımız da aradık cevap vermediler. Telefonumuza da bakmadılar. Sonra Büyükşehir Belediye Başkanımızı da aradık. Onlar dedikleri buna Çiğdem hamımın gücü yeter. Çiğdem vekilimizi de aradık 'sizinle başkanı görüştüreceğim' dedi. Ne başkan beni aradı ne kimse geri döndü. Parkımızın yıkılmasına ağaçlarımızın kesilmesine kesinlikle gönlümüz razı değil. Burası DSİ’nin göl alanıydı. Biz zamanında paramızla çakıl taş hafriyat döktürdük bu alanı meydana çıkardık. Ağaç diktik, suladık. Ama hiç acımadan kesildi. Sayın cumhurbaşkanımız bütün illere ilçelere Millet Bahçesi yapıyor, Ayvacık’ın Millet Bahçesi bu park, bu yeşil alan yıkılmaktadır. Bundan hiç kimse rant çıkarmak için uğraşmasın. Buna kimse müsade etmez. Ben başkanın kendisine de söyledim, benim evimi yık başkanım ama bu parkı yıkma bu ağaçları kesme" dedi.
BÖYLE OLMAMALIYDI Nazife Çakır ise, "Burası çocuklarımızın oynadığı, bizim oturduğumuz, yaşlılarımızın dinlendiği köylülerimizin gelip soluklandığı yeşil bir alanımızdı. Güzel bir yeşillikti. Belediyenin yaptığı hizmete karşı değiliz. Ama bu yeşil alanın kıyımına karşıyız. Geldim tepkimi gösterdim. Belediye çalışanlarından üstüme yürüyenler oldu. Ama yine durmadım. Bunu haketmedik.Bu binanın yeri bu olmamalı" ifadelerini kullandı.
