ORKASİFED Başkanı Emin Bahri Uğurlu, "İş insanları olarak duyduğumuz ortak kaygının sesini iletmek arzusundayız. Kurdaki istikrarsızlık üretim, alışveriş ve dış ticareti durma noktasına getirmiştir" dedi.
Orta Karadeniz Sanayi ve İş Dünyası Dernekleri Federasyonu (ORKASİFED) Başkanı Emin Bahri Uğurlu, ekonomi yönetimi ve piyasa koşullarının, iş dünyası ile topluma etkilerine ilişkin açıklama yaptı.
ORKASİFED Başkanı Emin Uğurlu, "Dünyanın zor bir dönemden geçtiğini hepimiz biliyor, kabul ediyoruz. Bir tarafta Covid-19 pandemisi diğer tarafta siyasi gerilimlerden mülteci krizine, iklim değişikliğinden gelir adaletsizliğine kadar pek çok sorun önümüzde duruyor. Bu zorlu konjonktürde ekonomi politikalarının oluşturulmasında ekonomi biliminin açıklayamadığı yöntemler kullanılması belirsizliği artırıyor" dedi.
ÜRETİM, ALIŞVERİŞ VE DIŞ TİCARET DURMA NOKTASINA GELDİ
Emin Uğurlu, "Bizler iş insanları olarak üyelerimizin genel ekonomik gidişata ilişkin duydukları ortak kaygının sesini iletmek arzusundayız. Bir ekonominin sağlıklı işleyişi ve refah üretebilmesi için 'kur istikrarı' temel unsurdur. Kurlardaki istikrarsızlık ticaret esnasındaki fiyat oluşumuna imkân vermediği için üretim, iç piyasadaki alışveriş ve dış ticaret durma noktasına gelmiştir. Reel sektör ve mali sektördeki aksamalar, istihdam ve yatırımları olumsuz etkileyeceği gibi gelir dağılımında da ciddi bozulmalar yaratacaktır" diye konuştu.
EKONOMİK, HUKUK VE DEMOKRATİK REFORM ŞART
ORKASİFED Başkanı Emin Uğurlu, açıklamasında şu ifadelere dikkat çekti; "Merkez Bankası başta olmak üzere kurumlarımızın bağımsızlığını yeniden tesis edecek hukuki düzenlemelerin yapılmasını, adil, şeffaf, hesap verebilir ve liyakat esaslı bir anlayış ile direnci artırılmış, öngörülebilir bir ekonomi politikasının hiç vakit kaybetmeden hayata geçirilmesini talep ediyoruz. Ülkemizin krizden çıkış yolculuğunda üretim ekonomisi temelli, demokratik, lâik ve sosyal hukuk devletini güçlendirmesi, güçler ayrılığını, denge ve denetleme mekanizmalarını yerli yerine oturtması, yargının tam bağımsızlığını ve hukukun üstünlüğünü tesis etmesi, demokratik reformların gerçekleştirilmesi ile güven ve istikrarın yeniden sağlanacağını düşünüyoruz. Ülkemizin ekonomik, hukuk ve demokratik reformları gerçekleştirerek yazacağı yeni hikâyede çözümün bir parçası olmaya hazırız."
Orta Karadeniz Sanayi ve İş Dünyası Dernekleri Federasyonu (ORKASİFED) Başkanı Emin Bahri Uğurlu, ekonomi yönetimi ve piyasa koşullarının, iş dünyası ile topluma etkilerine ilişkin açıklama yaptı.
ORKASİFED Başkanı Emin Uğurlu, "Dünyanın zor bir dönemden geçtiğini hepimiz biliyor, kabul ediyoruz. Bir tarafta Covid-19 pandemisi diğer tarafta siyasi gerilimlerden mülteci krizine, iklim değişikliğinden gelir adaletsizliğine kadar pek çok sorun önümüzde duruyor. Bu zorlu konjonktürde ekonomi politikalarının oluşturulmasında ekonomi biliminin açıklayamadığı yöntemler kullanılması belirsizliği artırıyor" dedi.
ÜRETİM, ALIŞVERİŞ VE DIŞ TİCARET DURMA NOKTASINA GELDİ
Emin Uğurlu, "Bizler iş insanları olarak üyelerimizin genel ekonomik gidişata ilişkin duydukları ortak kaygının sesini iletmek arzusundayız. Bir ekonominin sağlıklı işleyişi ve refah üretebilmesi için 'kur istikrarı' temel unsurdur. Kurlardaki istikrarsızlık ticaret esnasındaki fiyat oluşumuna imkân vermediği için üretim, iç piyasadaki alışveriş ve dış ticaret durma noktasına gelmiştir. Reel sektör ve mali sektördeki aksamalar, istihdam ve yatırımları olumsuz etkileyeceği gibi gelir dağılımında da ciddi bozulmalar yaratacaktır" diye konuştu.
EKONOMİK, HUKUK VE DEMOKRATİK REFORM ŞART
ORKASİFED Başkanı Emin Uğurlu, açıklamasında şu ifadelere dikkat çekti; "Merkez Bankası başta olmak üzere kurumlarımızın bağımsızlığını yeniden tesis edecek hukuki düzenlemelerin yapılmasını, adil, şeffaf, hesap verebilir ve liyakat esaslı bir anlayış ile direnci artırılmış, öngörülebilir bir ekonomi politikasının hiç vakit kaybetmeden hayata geçirilmesini talep ediyoruz. Ülkemizin krizden çıkış yolculuğunda üretim ekonomisi temelli, demokratik, lâik ve sosyal hukuk devletini güçlendirmesi, güçler ayrılığını, denge ve denetleme mekanizmalarını yerli yerine oturtması, yargının tam bağımsızlığını ve hukukun üstünlüğünü tesis etmesi, demokratik reformların gerçekleştirilmesi ile güven ve istikrarın yeniden sağlanacağını düşünüyoruz. Ülkemizin ekonomik, hukuk ve demokratik reformları gerçekleştirerek yazacağı yeni hikâyede çözümün bir parçası olmaya hazırız."