Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Samsun İl Koordinasyon Kurulu'nca yapılan açıklamada, ülkemizdeki iş cinayetlerine dikkat çekebilmek, işçi sağlığının ve iş güvenliğinin önemini vurgulamak amacıyla 3 Mart tarihinin 'İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü' olarak ilan edildiği hatırlatıldı.
Mimarlar Odası Başkanı İshak Memişoğlu tarafından okunan açıklamada, 2020 yılı Türkiye'sinde emekçilerin işyerlerinde 'can vermeye' devam ettiğine dikkat çekti.
"İşyerlerinde insanlar ölüyor; işverenler ve devlet ölümleri seyrediyor" diyen Memişoğlu, "Önlem almayan işverenlere yaptırım uygulanmıyor, işyerleri yıllardır, işçi sağlığı, iş güvenliği yönünden denetlenmediği gibi, ölümlü iş kazalarının olduğu işyerlerinde, iş kazalarını incelemek üzere bile iş müfettişi görevlendirmiyor. Her gün en az 5 işçinin işyerlerinde iş cinayetlerinde hayatını kaybetmesi artık haber niteliği bile taşımıyor" dedi.
GÜNAH KEÇİSİ İLAN EDİLEN 'UZMANLAR'
SGK'nın 2017 verilerine göre 2012 yılında 74 bin 871 kazada 744 emekçinin hayatını kaybettiğini, bu rakamın her yıl artarak 2017 yılında 359 bin 766 kazada bin 636 emekçiye çıktığı belirten Memişoğlu, şöyle konuştu; "İş kazası sayısı yüzde 25 oranında, ölüm yüzde 16 oranında artmıştır. Henüz açıklanmamış 2018 ve 2019 verileri korku uyandırmaktadır. Bu verilerin SGK tarafından açıklanamamasının sebebi nedir? Gizlenmek mi istenmektedir? İş kazaları, meslek hastalıkları 'kader' değildir. İş kazalarını, meslek hastalıklarını 'işin doğal bir sonucu' olarak görülmesi, yeni iş cinayetlerine davetiye çıkarmaktadır. İşverenlerin temel sorumluluklarından kaçtıkları, kendi yerlerine birer günah keçisi olarak iş güvenliği uzmanlarını koydukları bir çalışma yaşamında, önleyici ve engelleyici hiçbir çalışmanın yapılamayacağı açıktır. Sendikasız uzman, sendikasız işçi, örgütsüz bir çalışma yaşamı ile emekçiler tüm olumsuzluklara karşı açık ve savunmasızdır."
Mimarlar Odası Başkanı İshak Memişoğlu tarafından okunan açıklamada, 2020 yılı Türkiye'sinde emekçilerin işyerlerinde 'can vermeye' devam ettiğine dikkat çekti.
"İşyerlerinde insanlar ölüyor; işverenler ve devlet ölümleri seyrediyor" diyen Memişoğlu, "Önlem almayan işverenlere yaptırım uygulanmıyor, işyerleri yıllardır, işçi sağlığı, iş güvenliği yönünden denetlenmediği gibi, ölümlü iş kazalarının olduğu işyerlerinde, iş kazalarını incelemek üzere bile iş müfettişi görevlendirmiyor. Her gün en az 5 işçinin işyerlerinde iş cinayetlerinde hayatını kaybetmesi artık haber niteliği bile taşımıyor" dedi.
GÜNAH KEÇİSİ İLAN EDİLEN 'UZMANLAR'
SGK'nın 2017 verilerine göre 2012 yılında 74 bin 871 kazada 744 emekçinin hayatını kaybettiğini, bu rakamın her yıl artarak 2017 yılında 359 bin 766 kazada bin 636 emekçiye çıktığı belirten Memişoğlu, şöyle konuştu; "İş kazası sayısı yüzde 25 oranında, ölüm yüzde 16 oranında artmıştır. Henüz açıklanmamış 2018 ve 2019 verileri korku uyandırmaktadır. Bu verilerin SGK tarafından açıklanamamasının sebebi nedir? Gizlenmek mi istenmektedir? İş kazaları, meslek hastalıkları 'kader' değildir. İş kazalarını, meslek hastalıklarını 'işin doğal bir sonucu' olarak görülmesi, yeni iş cinayetlerine davetiye çıkarmaktadır. İşverenlerin temel sorumluluklarından kaçtıkları, kendi yerlerine birer günah keçisi olarak iş güvenliği uzmanlarını koydukları bir çalışma yaşamında, önleyici ve engelleyici hiçbir çalışmanın yapılamayacağı açıktır. Sendikasız uzman, sendikasız işçi, örgütsüz bir çalışma yaşamı ile emekçiler tüm olumsuzluklara karşı açık ve savunmasızdır."
